Mevsimlik Küskünlükler
Hayat bi nehir gibi degil akip gitmiyor. Duruyor, hizli akiyor, bazen yavas, bazen geri sariyor, bazen tekrar tekrar ayni kismi oynatiyor. Mevsimlik kıyafetlerin, mevsimi geçince dolaba kaldırılması gibi. Bazen küflenmis, köhne anilariniz cikip geliyor gün yüzüne. Bilmiyorum mevsimi geldigi icin mi yoksa onlar hep mevsimsiz mi?
Bu aralar benim depresyonlarım depresti ve çıktılar katli olduklari sandiklardan. Biraz küskünüm. Neye, kime bilmiyorum. Belki biraz kendime. Ne zaman geçer bilmiyorum. Aslinda, you know what, sanirim biliyorum ama sikayet etmenin cok da hakkim olmadigi bi mevzu, itiraf etmesi zor.
Bayagi bi zamandir yillar durmus gibi. Hayat akmiyor, her hafta yeni bolumu yayınlanıp, hala hic bi ilerleme kaydedilmeyen one piece bölümleri gibi su aralar. İnsanlar ölüyordu, hala ölüyor, bi evim yoktu hala yok, babam özgür degildi hala degil,o vatanindan ayriydi yillardir hala ayri, hatta şimdi daha ayri. Babaannem, dedem yasliydi hala yasli. Saclarimda bi kac beyaz belirdi bi, bi de gözlerimin kenarlarında gülünce kirisikliklar cikiyor artik.
Vatansiz diye bi kelime girdi sözlüklerimize. Belkide hep vardi da ben bilmiyordum. Bazilari bir durumu ifade etmek icin kullaniyor bu sozcugu, “Benim çocuğum vatansız cunku vatandaşı olmadığımız bi ulkede dogdu.” gibi, bazilari bi hakaret, küfür gibi kullaniyor “Seni vatansiz pic.” gibi.
Ben literally vatansiz degilim sanirim cunku hala Turk vatandasiyim ama doğduğumdan beri vatansızım sanki. Doğduğumda göbeğimi tandirin oraya gömmüs babaannem cok uzaga gitmeyeyim diye. Ama sonra miras paylasimi yapilirken orasi babaannemlerin olmaktan cikti. Bi terapiye katıldım, konuşmacı kendinizi ait olduğunuz bi yerde hayal edin dedi. Butun terapi boyunca daha ilk adimi tamamlayip bi sonraki bölüme geçemedim. Ait olduğum bi yer bulamadim. Aklima küçükken tatillerde uyuduğum büyük babaannenin odasi geldi ama orasi da miras kavgalarinda baskasina verildi artik bizim degil. Iste bu yuzden galiba ben de vatansızım hatta evsiz ve barksiz olabilirim, figuratively yani. Yoksa homeless degilim cok sukur.
Bakalim dertler, tasalar, hayal kirikliklari bi takvim takip ediyor mu? 2020 nin son gunleriyle birlikte uzun zamandir duran hayat acaba yoluna devam edecek mi?
Yorumlar
Yorum Gönder