Çocukluğuma bi bilet
Bi hipnoz seansına katildim. Terapist oldukça sakin bi ses tonuyla kendini tanıttıktan sonra insanin kalp atislarini tek duzeye indirgeyen ayni ses tonuyla devam edip, gözlerimiz kapamamizi ve kendimizi ait oldugumuz, rahat hissettigimiz, belki çocukken koşup saklandığımız bi yerde hayal etmemizi istedi. Adim basitti. Kendini ait oldugun yerde hayal et, çocukluğuna in ve buyumus olarak ordan ayril. Seans yaklasik bir saat surdu. Aslina bakarsaniz bu adımdan sonra terapistin ne soyledigi, surecin nasil gittiği ile alakali bi fikrim yok cunku 1 saat boyunca kendime ait oldugum bi yer bulmaya çalıştım.
Seneler boyunca o kadar çok sehir ve ev değiştirdik ki cogunu hatırlamıyorum. Bide bunu psikologla görüşmeye başladığım surecte farkettim, beni üzen herseyi ve bunlarin yasadigim her yeri son kırıntısına kadar silmis beynim. Dolayisiyla yasadigimiz evleri hatirlamiyorum. Hatirladiklarima kendimi ait hissetmedim. Büyük babaannenin odasi geldi aklima, koydeki. Yazları koye gidince orda uyurdum. Ama her sene öyleydi sonuc olarak, yazdan yaza olsa da. Ama sonra dedemin abisi, bu evin yapimi icin cok para gönderdiğini söyledi ve o evi onlardan aldi. Yani o ev artik bizim degil aslinda hic bi zaman degilmis. Zaten 6 yıldır oraya gitmedim, son gidişim de yine bi kac yilin ustune olmustu. Kendimi o odada hayal etmeye calistikca oranin bi baskasinin olmasi fikri beni odadan defetti ve kalakaldim öylece. Evsiz, yersiz, kimsesiz.
Şimdiye kadar 5 farkli ulkede yasadim, 13 farkli sehir. Kimilerinde evimi tek basima kiraladim kimilerinde ev arkadaslarim vardi, Turkiye de yasarken de ailem. 30 yıldır bu dunyada yasiyorum ve başını sokacak bi evi olan evsizim. Ait oldugum hic bi yer yok. Ölü bedenimin bir gün ebedi olarak huzur bulacağı ya da huzur arayacağı, mezar tasimda,ki olursa, yazan ismi hatirlayip, aklinda anilar canlanacak insanlarin yasadigi, ses dalgalarimin kayitli oldugu bi yer yok ve ben 8 milyarlık bu dunyada hic bi yere ait degilim. Bu kimsesizler yurdundaki cocuklarin cogu evlat edinilmiş de ben geride kalanlardanmisim.
Ait oldugum, korkunca sigindigim bi yer olsaydi ben de digerleri gibi çocukluğuma bi bilet alabilseydim kendimi kurtarabilirdim. Ama yok. Dolayısıyla çocukluğuna inebilmek bile bi nimetmis. Tarik Tufan in dedigi gibi Gregor Samsa bunaltici ruyalarindan uyanmayabilirdi de.
Yorumlar
Yorum Gönder